Kasım 24, 2024

Usame Bin Ladin’in 21 yıl önceki mektubu gündem oldu! ABD’li gençler uyanıyor

Dünyanın gözü önünde soykırım gerçekleştiren İsrail, Gazze Şeridi’ne ölüm yağdırıyor. ABD Başkanı Joe Biden katil İsrail’e tam destek verirken ABD vatandaşları ise İsrail’in Gazze’de yaptığı katliamı protesto ediyor. ABD’ye tepkiler çığ gibi büyürken El Kaide lideri Usame bin Ladin’in ABD halkına yazdığı mektup 21 yıl sonra yeniden gündem oldu. Ladin’in yazdığı ‘Amerika’ya Mektup’u okuyan ABD’deki sosyal medya kullanıcılarının yaptıkları paylaşımlar viral oldu, İngiliz The Guardian gazetesi ise mektuba erişimi kapattı.

İsrail 7 Ekim’den bu yana acımazsızca saldırdığı Gazze’de, kadın, çocuk demeden binlerce insanı acımasızca katlediyor. Dünyanın birçok noktasında ise meydanlarda toplanan binlerce kişi İsrail’in Gazze’ye yönelik devam eden soykırımına tepki gösteriyor.

Hastanelere bile bomba atan İsrail’e karşı Batı dünyası liderleri sessiz kalırken vatandaşlar ise sokağa çıkarak zulme karşı duruyor.

ABD HALKI UYANIYOR

ABD Başkanı Joe Biden İsrail’e giderek geri adım olmaksızın tarihinin en kanlı Müslüman soykırımına girişen katil İsrail’e tam destek verirken ABD vatandaşları ise İsrail’in Gazze’de yaptığı katliamı protesto ediyor.

Bir araya gelen protestocular, “İsrail bombalıyor, parasını ABD ödüyor. Söylesenize bugün kaç çocuk öldürdünüz?” sloganları atıyor.

BATI MEDYASINDAN GAZZE SANSÜRÜ

Tüm bunlar olurken Batı medyası ise İsrail’in soykırımlarına adeta çanak tutuyor. İşgalci İsrail Gazze’de katliam yaparken çifte standart uygulayan Batı medyası “Filistin” diyeni susturmakla yetinmeyip, kirli propagandaya da imza atıyor.

USAME BİN LADİN’İN MEKTUBU 21 YIL SONRA GÜNDEM OLDU

Diğer yandan İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları devam ederken El Kaide lideri Usame bin Ladin’in ABD halkına yazdığı mektup 21 yıl sonra yeniden gündem oldu.

Ladin tarafından yazılan ‘Amerika’ya Mektup’u okuyan ABD’deki sosyal medya kullanıcıların yaptıkları paylaşımlar ise viral oldu.

MEKTUBA ERİŞİMİ KALDIRDILAR

Mektubun viral olmasının ardından İngiliz The Guardian gazetesi mektubun orijinalini kaldırdı. Guardian, mektubun neden kaldırıldığını henüz açıklamadı.

“HER ŞEY FİLİSTİN SAYESİNDE ORTAYA ÇIKIYOR”

Sosyal medya kullanıcılarının viral olan mektup üzerine yaptıkları paylaşımlar:

“Şimdi her şey Filistin sayesinde gün yüzüne çıkıyor.”

“Sizi uyarmalıyım, gözüm açıldı ve Hıristiyanlığı analiz ederken hissettiklerimin aynısını hissettim.”

“Amerika’ya Mektup’u okudum ve bir daha asla hayata aynı gözle bakmayacağım. Bu ülkeye asla aynı gözle bakmayacağım. Yaşadığım hayata bakış açım değişti”

“Terörizmin Amerikan halkına desteklenecek bir fikir olarak satılmış olması akıl almaz”.

İŞTE EL KAİDE LİDERİ USAME BİN LADİN’İN ABD HALKINA YAZDIĞI MEKTUP:

“Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla.

“Kendileriyle savaşılanlara (mü’minlere), zulme uğramış olmaları sebebiyle, (savaş konusunda) izin verildi. Şüphe yok ki Allah, onlara yardıma mutlak surette kadirdir.” (Hac Suresi, 39’uncu ayet)

“İman edenler Allah yolunda savaşırlar, inkâr edenler ise tağut yolunda savaşırlar. Öyleyse siz de şeytanın dostlarına karşı savaşın, çünkü şeytanın hilesi gerçekten zayıftır.” (Nisa Suresi, 76’ncı ayet)

Bazı Amerikalı yazarlar “neden savaşıyoruz?” başlığı altında makaleler yayınladılar. Bu makaleler, bazıları gerçeğe bağlı kalan ve İslam hukukuna dayanan, bazıları da dayanmayan bir dizi yanıta yol açtı. Burada, Allah’ın mükâfatını umarak, O’ndan başarı ve destek dileyerek, bir açıklama ve uyarı olarak gerçeği özetlemek istedik.

Allah’ın yardımını dileyerek, cevabımızı Amerikalılara yöneltilen iki soru temelinde oluşturuyoruz:

İlk soru: Neden sizinle savaşıyor ve size karşı çıkıyoruz?

İkinci soru: Sizi neye çağırıyoruz ve sizden ne istiyoruz?

İlk soruya gelince… Neden sizinle savaşıyor ve size karşı çıkıyoruz? Cevap çok basit:

(1) Çünkü bize saldırdınız ve saldırmaya devam ediyorsunuz.

a) Filistin’de bize saldırdınız:

(i) Filistin, 80 yılı aşkın bir süredir askeri işgal altında. İngilizler, sizin yardımınız ve desteğinizle, Filistin’i 50 yıldan fazla bir süredir işgal altında tutan Yahudilere teslim etti. Bu 50 yıl baskı, zulüm, suç, cinayet, sürgün, yıkım ve tahribatla dolu yıllardı. (Bu mesaj yayınlandığında İsrail’in kurulmasının üzerinden takriben 50 sene geçmişti-mütercim) İsrail’in kurulması ve sürmesi en büyük suçlardan biridir ve sizler de bu suçu işleyenlerin liderlerisiniz. Ve elbette Amerika’nın İsrail’e verdiği desteğin derecesini açıklamaya ve kanıtlamaya gerek yok. İsrail’in kurulması, silinmesi gereken bir suçtur. Bu suça katkıda bulunarak elleri kirlenmiş olan her bir kişi bunun bedelini ağır bir şekilde ödemelidir.

(ii) Yahudilerin Tevrat’ta kendilerine vaat edildiği üzere Filistin üzerinde tarihi bir hakka sahip oldukları yönündeki uydurma yalanlarınızı tekrarlamaktan henüz yorulmadığınızı görmek bizi hem güldürüyor hem de ağlatıyor. Bu sözde gerçek konusunda onlarla tartışan herkes anti-semitizmle suçlanıyor. Bu, tarihteki en yanlış, en yaygın uydurmalardan biridir. Filistin halkı saf Araplar ve orijinal Semitlerdir. Musa’nın (selam üzerine olsun) mirasçıları ve değiştirilmemiş gerçek Tevrat’ın mirasçıları Müslümanlardır. Müslümanlar İbrahim, Musa, İsa ve Muhammed de dahil olmak üzere tüm Peygamberlere inanırlar, Allah’ın selamı ve bereketi hepsinin üzerine olsun. Eğer Tevrat’ta Musa’nın takipçilerine Filistin üzerinde bir hak vaat edilmişse, Müslümanlar buna en layık millettir.

Müslümanlar Filistin’i fethedip Romalıları kovduklarında Filistin ve Kudüs, tüm Peygamberlerin -salât ve selâm üzerlerine olsun- dini olan İslâm’a geri dönmüştür. Bu nedenle, Filistin üzerinde tarihsel bir hak çağrısı, Allah’ın tüm Peygamberlerine (salât ve selâm üzerlerine olsun) iman eden İslam ümmetine karşı yapılamaz. Biz bu peygamberler arasında hiçbir ayrım yapmıyoruz.

(iii) Filistin’den akan kanın intikamı aynı şekilde alınmalıdır. Bilmelisiniz ki Filistinliler yalnız ağlamıyor kadınları yalnız başlarına dul kalmıyor, oğulları yalnız başlarına yetim kalmıyor.

(b) Somali’de bize saldırdınız; Çeçenistan’da bize karşı Rus zulmünü, Keşmir’de bize karşı Hint zulmünü ve Lübnan’da bize karşı Yahudi saldırganlığını desteklediniz.

(c) Sizin gözetiminiz, rızanız ve emirleriniz altında, sizin temsilcileriniz olarak hareket eden ülkelerimizin hükümetleri bize her gün saldırmaktadır.

(i) Bu hükümetler halkımızın İslam şeriatını tesis etmesini engellemekte, bunu yapmak için şiddet ve yalan kullanmaktadır.

(ii) Bu hükümetler bize zilleti tattırmakta ve bizi büyük bir korku ve boyun eğme hapishanesine yerleştirmektedir.

(iii) Bu hükümetler ümmetimizin servetini çalmakta ve size yok pahasına satmaktadır.

(iv) Bu hükümetler Yahudilere teslim olmuş ve Filistin’in büyük bir kısmını onlara teslim ederek kendi halklarının parçalanmış uzuvları üzerinde devletlerinin varlığını kabul etmişlerdir.

(v) Bu hükümetlerin ortadan kaldırılması üzerimize farzdır ve ümmeti özgürleştirmek, şeriatı en üstün kanun haline getirmek ve Filistin’i yeniden kazanmak için gerekli bir adımdır. Ve bu hükümetlere karşı mücadelemiz size karşı mücadelemizden ayrı değildir.

(d) Uluslararası nüfuzunuz ve askeri tehditleriniz nedeniyle servetimizi ve petrolümüzü düşük fiyatlarla çalıyorsunuz. Bu hırsızlık gerçekten de dünya tarihinde insanlığın tanık olduğu en büyük hırsızlıktır.

(e) Güçleriniz ülkelerimizi işgal ediyor, askeri üslerinizi her tarafa yayıyor, Yahudilerin güvenliğini korumak ve hazinelerimizi yağmalamanızın devamlılığını sağlamak için topraklarımızı ifsat ediyor ve mukaddesatımızı kuşatıyorsunuz.

(f) Her gün çocukların öldüğü Irak’taki Müslümanları aç bıraktınız. Yaptırımlarınız sonucunda 1.5 milyondan fazla Iraklı çocuğun ölmesi ve bunun sizin umurunuzda olmaması şaşılacak bir şeydir. Ancak 3 bin insanınız öldüğünde tüm dünya ayağa kalktı ve henüz oturmadılar bile.

(g) Kudüs’ün ebedi başkentleri olduğu konusunda Yahudileri desteklediniz ve büyükelçiliğinizi oraya taşımayı kabul ettiniz. Sizin yardımınızla ve korumanız altında İsrailliler El Aksa Mescidi’ni yok etmeyi planlıyorlar. Silahlarınızın koruması altında Şaron, ele geçirip yok etmeye hazırlık olarak orayı kirletmek için El Aksa Mescidi’ne girdi.

(2) Bu trajediler ve felaketler, bize karşı baskı ve saldırganlığınızın sadece birkaç örneğidir. Dinimiz ve aklımız, mazlumların saldırıya karşılık verme hakkına sahip olduğunu emretmektedir. Bizden cihat, direniş ve intikamdan başka bir şey beklemeyin. Amerika yarım asırdan fazla bir süredir bize saldırıyorken bizim onun güven ve barış içinde yaşamasına izin vereceğimizi beklemek mantıklı mıdır?

(3) Tüm bunların, işlemedikleri ve dahil olmadıkları suçlar nedeniyle sivillere karşı saldırganlığı haklı çıkarmadığını iddia edebilirsiniz. Ancak:

(a) Bu argüman, Amerika’nın özgürlükler ülkesi olduğunu ve bu dünyadaki liderleri olduğunu sürekli tekrarlamanızla çelişmektedir. Yani Amerikan halkı kendi özgür iradesiyle hükümetini seçer, bu seçim onun politikalarını kabul etmelerinden kaynaklanır. Dolayısıyla Amerikan halkı İsrail’in Filistinlilere yönelik baskısını, topraklarını işgal ve gasp etmesini, Filistinlileri sürekli öldürmesini, işkence etmesini, cezalandırmasını ve sürgün etmesini seçmiş, kabul etmiş ve desteklediğini teyit etmiştir. Amerikan halkı, hükümetlerinin politikalarını reddetme ve hatta isterlerse değiştirme yeteneğine ve seçimine sahiptir.

(b) Afganistan’da bizi bombalayan uçakları, Filistin’de evlerimizi vuran ve yok eden tankları, Arap Körfezi’nde topraklarımızı işgal eden orduları ve Irak’ın abluka altında tutulmasını sağlayan filoları finanse eden vergileri ödeyenler Amerikan halkıdır. 

Translate »